ARAPÇA ÖN EDATLAR (HARF-İ CERR’LER)
Dil bilgisinde harf-i cerr adı verilen Arapça ön edatlar, Farsça ön edatlarda
olduğu gibi, kimi Türkçe hâl eklerine ve son çekim edatlarına karşılık gelir.
Bu edatlar bir tamlamanın başına geldiğinde tamlanan kelimenin sonu ötreli
değil esreli okunur: عن قريب الزمان an-karîbü’z-zamân değil an-karîbi’z-zamân
gibi.
ب bi: Türkçede +a/+e, +da/+de, ile ek ve edatlarının anlamını karşılar.
Harf-i ta’rîfli kelimelerden önce geldiğinde hemzeyle bitişik yazılır ve
kendisinden sonra gelen kelimenin niteliğine göre bi’l-, bi’n-, bi’z- vs.
şeklinde okunur:
بسم الله bismillâh “Allahın adıyla”, بامرالله bi-emrillâh “Allahın emriyle”,
باذن الله تعالى bi-iznillâhi te’âlâ “yüce Allahın izniyle”, بالفعل bi’l-fiil “fiil
ile, gerçekten”, بالنتيجه bi’n-netîce “neticede, sonuçta”, بالمقابله bi’lmukābele
“karşılık olarak”, بالواسطه bi’l-vâsıta “aracı ile”, بالضروره bi’zzarûre
“zorunlu olarak” vs.
عن an: Türkçede +dan/+den hâl ekleriyle ve kimi edatlarla karşılanabilir.
Bu edattan sonraki kelime tamlama hâlinde olmayan tek bir kelime ise
kelimenin sonu -ın/-in tenviniyle okunur:
عن قريب an-karîb “çok geçmeden, yakında”, عن قريب الزمان an-karîbi’zzamân
“yakın zamanda”, عن صميم القلب an-samîmi’l-kalb “yüreğin
içinden, yürekten”, عن قصد an-kasdin “kasıtlı olarak, bile bile”, عن جهل
an-cehlin “bilmeyerek, cahillikten” vs.
فى fî : Türkçede +da/+de, içinde anlamlarını verir : فى الحقيقه fi’l-hakîka
“gerçekte, hakikaten”, فى الواقع fi’l-vâki’ “gerçekten, hakikaten”,
فى الاصل fi’l-asl “aslında”, فى زماننا fî-zamâninâ “zamanımızda”, فى سبيل الله
fî-sebîlillâh “Allah yolunda”, فى امان الله fî-emânillâh “Allahın
korumasında; Allah’a emanet olun” vs.
Bu edatın tarih konulurken “….yılında,… tarihinde” anlamlarında
kullanıldığını hatırlayalım: فى شوال fî-Şevvâl.
ل li- : Türkçede “için, dolayı, yüzünden, tarafından” anlamlarını verir.
İsimlerle ve bazı zamirlerle birlikte kullanılmaktadır: لِهذا li-hâzâ “bunun
için”, لذاته li-zâtihi “kendiliğinden”, لمؤلفه li-mü’ellifihi “müellifi
tarafından”, لمترجمه li-mütercimihi “mütercimi tarafından”, لاجل التحصيل
li-ecli’t-tahsîl “eğitim için”, لاجل المصلحه li-ecli’l-maslaha “iş için” vs.
من min: Türkçede +dan/+den, dolayı, sebebinden anlamlarını verir: من بعد
min-ba’d “bundan sonra”, من القديم mine’l-kadîm “eskiden beri”, من طرف
الله min-tarafi’llâh “Allah tarafından”, من الازل mine’l-ezel “ezelden” vs.
ك ke-: Türkçede “gibi, sanki” anlamlarını verir. Benzerlik ifade eder:
كالاول ke’l-evvel “eskisi gibi”, كذلك ke-zâlik “böylece, bunun gibi”, كأن
ke-enne “sanki, gûyâ” vs.